Yusuf Tekin’den ‘Erdoğan’ın talimatıyla’ çözüm süreci mesaisi: Mesela Ahmet Kaya diye bir sanatçı vardı, Kürtçe şarkı söylediği için linçlendi

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın talimatıyla olduğunu söyleyerek Terörsüz Türkiye süreci hakkında gazi ve şehit yakınlarına bilgi verdi. Tekin, dedi. 

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, AK Parti Eskişehir İl Teşkilatı’nın Gaziler Günü Programı’na katıldı. Bakan Tekin ve beraberindeki AK Partililer, gazi ve şehit yakınlarıyla kahvaltıda bir araya geldi. Terörsüz Türkiye süreci hakkında gazi ve şehit yakınlarına bilgi veren Bakan Tekin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kendilerinden yaz boyunca Türkiye’yi gezmelerini ve süreci anlatmalarını istediğini ifade etti.

Yusuf Tekin, konuşmasında şu ifadeleri kullandı:

“Öncelikle şunun altını çizelim: Biz milliyetçi, mukaddesatçı, muhafazakar ve değerlerine sahip bir siyaset kuşağıyız. Yaptığımız her iş, attığımız her adım öncelikle bizim bu değerlerimizle örtüşsün. Bu değerlerimizle çakışmasın diye çaba sarf ediyoruz. İstediğimiz şey bu değerlerimize uygun olmak koşuluyla politikalarımızı hayata geçirmek. Bunu yaparken asla incitmeyeceğimiz, asla rahatsız etmek istemediğimiz gazilerimiz, şehirlerimiz ve aileleri. Onları asla incitmek istemeyiz. Şu anda içinde bulunduğumuz terörsüz Türkiye sürecinin aslında gayesi onlar her ne için canlarını feda ediyorlarsa, biz de onların bu amaçlarını hayata geçirmek için çaba sarf ediyoruz.

“İnsanları terörize eden yasakları ortadan kaldırıyoruz”

Terör, iki türlü önlenir. Birincisi, güvenlik tedbirleriyle. Askeri ya da silahlı mücadeleyle. Burada aramızda bulunan şehit yakınlarımızın, gazilerimizin yaptığı mücadele ile. Ancak bu mücadele yöntemlerinden bir tanesi. İkinci bir yöntem daha var. O da çok önemli. O da şu: İnsanları terörize eden, insanların terörle irtibat kurmasına sebebiyet veren politikaları, uygulamaları, yasakları ortadan kaldırmak. Siz eğer, bir topluluğun bir etnik ya da dini aidiyetin kendini tanımlama biçimine resmi ve ideolojik olarak dayatmalarla hareket edip yok sayarsanız, onların kendilerini tanımlama biçimlerini inkar ederseniz, engellemeye çalışırsanız o insanlar da bu duygularını ve düşüncelerini hayata geçirmek konusunda kendilerini düşünce dünyalarını ele geçirmeye çalışan farklı gruplara doğal olarak teslim olabilirler. Bugün içinde yaşadığımız yürüttüğümüz süreci aslında atılması gereken önemli adımlardan bir tanesi burası. Yani insanlar neden terör örgütleriyle irtibat kuruyorlar? Neden terör örgütlerinin söylemleri politikaları veya uygulamaları insanların onlara yönelmesine sebebiyet veriyor? Niye insanlar çocuklarını bu yapılara gönderiyorlar veya gönderilmesine müsaade ediyorlar? Buraya bakmak lazım.

“2002’den önce Türkiye yasaklar ülkesiydi”

“Hedefimiz dünyada örnek gösterilen bir Türkiye”

Kürtçe konuşmanın yasak olduğu bir Türkiye’den Kürtçe devlet televizyon kanalı olduğu bir Türkiye’ye geçtik. Okullarda seçmeli Kürtçe derslerinin okutulduğu bir Türkiye’ye geldik. Ve insanların isteyenlerin çocuklarına Kürtçe, Kırmanca ya da Zazaca derslerini alabildikleri özel kursların olduğu bir Türkiye’ye geldik. Bunu yapmaktaki sebebimiz insanların temel hak ve hürriyetlerini güvence altına alan bir politika üretmek. Çünkü Sayın Cumhurbaşkanımızın ve onun kurduğu ekibin temel felsefesi, insanların temel hak ve hürriyetlerini dünyada örnek gösterilecek düzeyde güvence altına alan bir hukuk devleti inşa etmek idi. Bunun için mücadele ettik. Bunu yaparken ikinci beklentimiz de şuydu: Bütün bu yasakları ortadan kaldırırsak eğer terör örgütlerinin kullanacakları argümanlar kalmayacak. Terör örgütleri insanları kandırmak için herhangi bir yasağı dayatmayı kullanamayacak. Ve dolayısıyla şehitlerimizin ve gazilerimizin uğruna mücadele ettikleri o barış iklimi yeniden inşa edilmiş olacak. AK Parti iktidarı boyunca bu iki tedbir beraber yürütüldü.” (ANKA) 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir